17 Eki 2010

ELBET BİR GÜN...

Geçiyor günler... Özgür Kasım ayının birinde yedi yaşını bitiriyor... Özgür büyüyor, sorular soruyor, merak ediyor...
Neden okula gidemediğini soruyor mesela, neden top oynayamadığını soruyor... Cevaplar onu tatmin etmiyor, anlamak istemiyor nedenleri... Az da olsa; eğitimde veya evde eline top veriliyor, gittiği merkezin aslında onun okulu olduğu söyleniyor."Şimdilik" kandırılıyor...

Şimdilik...

Okuma yazma öğrenmeye çalışıyor, imzası bile var artık...

Gün içinde olaylar karşısındaki tüm tepkileri, direnmesi, uyum sağlaması, şart koşmaları, olaylara bakışı, her şeyiyle bir şeyler anlatmaya çalışıyor bana; bize...

Öğretmeninin tabiriyle " Ben artık özgürleşmek istiyorum"; benimkiyle  "Düş yakamdan anne!"

Günler geçecek, sorular cevaplarını bulacak ister istemez... Asıl korktuğum soru gittikçe yaklaşıyor...

O soru geldiğinde ne yaparım, nasıl idare ederim, ne cevap veririm diye içim içimi kemiriyor yedi koca senedir...

Gün gelecek, Özgür dikilecek karşıma ve... "Neden ben?" diyecek...

Benim yıllardır içimden, hem kendim, hem yavrum için sorup durduğum bu cevapsız soruyu soracak elbet bir gün...

İşte o gün nasıl gelir... Asıl; nasıl geçer...

Bilsem, bilebilsem keşke....

1 yorum:

Isigi Tutmak dedi ki...

"Neden ben", "neden o"...
cevabini bilmedigimiz, bizim de anne olarak binlerce kere haykirarak sordugumuz sorular. Keske cevabini bilseydik. Keske.